The Master's Sun

Yazarın Puanı: 7.0

Tür: Korku, Fantastik, Romantik - Komedi

Bölüm Sayısı: 17

Yayın Yılı: 2013

Oyuncular:

So Ji Sub - Joo Joong Won / Joo Goon

L - Genç Joong Won

Gong Hyo Jin - Tae Gong Shil / Tae Yang

Seo In Guk - Kang Woo

Kim Yoo Ri - Tae Yi Ryung

Konusu: Joo Joong Won hırslı, paragöz bir adamdır ve Kingdom'ın CEO'sudur. Bütün ilişkilerin paraya dayalı olduğunu düşünür. Tae Gong Shil ise kasvetli birisidir ve geçirdiği bir kaza sonucu hayaletleri görmeye başlamıştır. Bu iki kişi birlikte çalışmaya başlarlar. Bu sırada Joong Won, Gong Shil'e güvenmeyi öğrenmeye ve ona aşık olmaya başlar.


Yazarın Yorumu;

SO Jİ SUB! SO Jİ SUB! Daha ne diyeyim ki ben :) Öncelikle yorumuma bu muhteşem şahıstan bahsederek başlamak istiyorum :) So Ji Sub'u ilk bu dizi de görmedim, önceden de bir kaç şey izlemişliğim var. Fakat bu seferki So Ji Sub başkaydı. Neden? Çünkü bu zamana kadar izlediğim So Ji Sub parasız, paspal bir adamdı. Saçlarını koyvermiş biriydi. Yani karakterlerinden bahsediyorum tabi ki de. Ama bu sefer zengin bir adamı canlandırıyor.
İlk izlediğimde yani ilk bölümlerinde hiç mi hiç benimseyememiştim. Nasıl ya? Bu So Ji Sub mu demiştim. Tabi ki yakışıklı biri olduğunu cümle alem biliyor.
Çok fazla So Ji Sub dizisi/filmi izlemediğimden ve izlediklerimde de parasız birini canlandırdığından bakımsız biri olarak hafızama kazınmıştı. Bu diziyle beraber So Ji Sub'un yüzünün gözünün ortaya çıktığını görünce ona hayran kaldım. Önceki dizi/filmlerde adamın suratını göremiyorduk ki yakışıklı diyelim! Bu sefer düzgün giyinmiş temiz bir şekilde görünce işte dedim! Aranan kan bulundu :)

Biraz da başrol kızdan bahsedelim. Açıkçası ben So Ji Sub'un yanına pek yakıştıramadım. Yani olmuyorlardı sanki. Bu arada hayatım da böyle salak bir surat ifadesini başarılı yapan kız görmedim. Ha belki bir kaç tane görmüş olabilirim (bknz: Cheongdamdong Alice, Bof, Protect The Boss vs.), onların da hakkını yemeyelim. Şimdi, ilk bölümlerde kızı tatlı bulmuştum, oo iyi hoş falan bir şekilde idare ediyorduk da sonradan kızın aptal hareketlerine dayanamadım.
Aslına bakarsanız daha ilk bölümlerde So Ji Sub'a yapışıp salak salak gülmesi beni uyuz etmişti (bknz: ilk yatak sahnesi, ne oluyor yahu demiştim). Ama yine de bağrıma basmaya çalıştım. Bir de kızın saçları süpürge gibiydi, odaklanamadım. Şimdi kız hayaletlerle uğraşıyorken nasıl saçına baksın diyor olabilirsiniz. Bundan bahsetmiyorum yani diziye başlarken bu saç rengiyle başlamak mı gerekirdi? Ayrıca saçını toplayacak vakti de mi yoktu? O kadar da değil yani. Her bölüm de kızın saçını bağlamasını bekledim durdum.
Bir de bu kızın salak saçma hareketlerine maruz kaldık. Arkadaş hani bir çocuk hayaleti vardı, annesi de çocuğunu arıyordu. Halbuki çocuk bir tamirci tarafından öldürülmüştü ya. Yani kız, madem o adamın yanına gidiyorsun bir polis çağırsana beraberinde. Bunu da ben mi söyleyeyim. Boşu boşuna So Ji Sub yaralandı. Deli oldum izlerken yahu.
Neyse kız üzerinde fazla durmayalım -ki yeterince durduk zaten-.

Dizide ki en güzel şeylerden ikincisi (Birincisi So Ji Sub) Seo In Guk'tu. Ve ve ve bunlar gitmişler bu çocuğu o başroldeki salak kıza aşık etmişler. Ben burada ağlamayayım da kim ağlasın. Yani öbür tarafta seni seven güzel bir kız varken neden başrol? Güzelim çocuğa acı çektirdiler, üzdüler ya. Tepem attı, hatırladıkça sinirleniyorum.
Neyse ki onu seven kızla oldular sonunda, gerçi öyle olacağı belliydi ama sağ olsunlar bunu son bölümde yaptıkları için bir türlü çocuğun kıza aşık olduğuna ikna olamadım. Ama yine de onların sahneleri çok güzeldi. Allah'tan o sahneler vardı yani yoksa iyice dayanılmaz olacaktı dizi. Sırf So Ji Sub, Seo In Guk ve dizinin konusu için izledim. 

Gel gelelim dizinin konusuna. Tüm bu kızın saçmalıklarına rağmen dizinin konusunun harika olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Tabi ki bir kaç tuhaf şey vardı. Yani anlam veremediğim. Mesela bu iki başrol neden tutturdular da yok efendim biz birlikte olamayız diye. Bunu biri açıklasın ne olur yahu. Aptal saptal bir hikayeye bel bağlamışlar, neymiş yok efendim kurt kuzuyu mu seviyormuş ama yemek mi istiyormuş nedir. Kuzu da aşkı için ölür müymüş neymiş. Yani Secret Garden daki deniz kızı bile bundan bin kat daha mantıklıydı.

Ben bunların ilişkisinde bir kurt kuzu mevzusu göremedim. Nedir sizi ayıran yani, hayaletler mi? Zaten adam hayaletleri göremiyor, sen de adama bir dokunsan hepsi gider. Haydi kız adama dokunduğunda hayaletler ortaya çıksa falan neyse diyeceğim. Ama kurtuluyorsun işte. Nedir sizi ayıran. Burası saçmaydı yani. Resmen ne yapalım da bunlar hemen birleşemesin demişler ve böyle bir şey ortaya atmışlar. Yan yana gelince başlarına kötü şeyler gelse tamam diyeceğim ya. Hadi Secret Garden da sınıf sorunu vardı, önlerinde koskoca bir anne vardı. Sizde ne var yani! Çok sinirlendim sayın çingular. Bu nedir ya, hayatımda izlediğim en saçma kavuşamama nedeniydi. 

Ayrıca bu diziyi izlerken şunu öğrendim; bir dizi nasıl bu kadar mükemmel başlayıp sonlarına doğru nasıl batırabilir. Cık cık cık -.-

Bir başka sinir olduğum konu. Şimdi bu kız dizinin sonlarına doğru hayaletleri görüyorum diye gelen çocukla neden gitti? Eski anılarını, nasıl bu hale geldiğini anlamak isteyebilir. Ona bir şey demiyorum. Fakat çocuk aniden kızın karşısına geçti ben hayaletleri görüyorum seninle de gezmiştik sen de bir hayaletken dedi ve kız hemen atladı? Yani, ya o adam kötü biri olsaydı? Nasıl da hemen gitmek istedi. Resmen So Ji Sub'u arkasında bıraktı ve gitti. Nasıl nasıl sinir oldum ya.
Valla bu diziyi büyük bir sabırla bitirdiğim için kendimi tebrik ediyorum. İçimi döktüm resmen buraya. Ama rahatladım en azından. Neyse efendim beğenen olur beğenmeyen olur orasını bilemeyeceğim. Ama görünen o ki ben bu diziye bayağı bir gıcık olmuşum.

Bu dizi de arada da olsa L'i görmek beni mutlu etti. Ama ses tonu çok tuhaftı, odaklanamadım. Galiba So Ji Sub'un ses tonuna benzemesi için biraz kalınlaştırmışlardı, her neyse bu yakışıklı yüzü görmek beni mutlu etti :)

Bir şey eklemek istiyorum, yorumumda hep sevmediğim şeylerden bahsetmiş olabilirim. Ama ilk bölümleri gerçekten güzeldi ve komik detaylarda vardı dizide. Ama sonunu öyle yaptılar ki ben de böyle bir yorum yapmak durumunda kaldım kusura bakmasınlar.

Not1: Belki bu dizi hakkında bir replikler bölümü oluşturabilirim. Ama belki :))

Not 2: So Ji Sub'un Goco lafına bayıldım :)

Not3: Bu yazının her tarafını So Ji Sub resimleriyle donatmak istedim bir an ama olmazz.

Not4: Kontrol ederken fark ettim, Gong Hyo Jin'in üzerine fazla gitmişim, sorry ama son bölümlere doğru beni gıcık etmeseydi. Ne yapayım yani.

Eğer bu dizi hakkındaki şikayetimi sonuna kadar okuduysanız sizi de tebrik ediyorum :)) Çünkü bayağı bir sızlandım yani. Hatta belki biraz daha düşünsem neler neler yazardım.

Sağlıcakla kalın çingular :)