Istanbul-Gyeongju World Culture Expo 2013 (Bölüm 2)

Uzun zaman önce yazdığım bölüm birden sonra sıra ikincisinde! Nasıl bu kadar yavaş yazabildiğime inanamıyorum valla. Ayıp bana. Neyse önceki yazımda Eminönü meydana gittiğimizi ve oradaki povilyona girdiğimizi anlatmıştım. Hatta fotoğraflar falan vardı. En son çay setinin olduğu bir fotoğrafta yazıyı sonlandırmıştım. Şimdi devam ediyorum :)

Şimdi, bunlar Kore'nin geleneksel kıyafetleriyle donatılmış(?) mankenler :))

En soldakiler kaşık keseleri. Başta ne olduğunu anlayamadım ama sonradan içine kaşık falan konduğunu anladım. Şuan nasıl anlamadığıma inanamıyorum :D Sağ arkadaki de ilk doğum günü kuşağıymış. Herhalde doğum gününde bile özel bir şeyler takıyorlar. Vee onun önündekiler ise düğüm işleri. Bence düğümler çok güzel görünüyor. Hatta bence telefon kenarına süs olarak asılabilirler :P

Bunlar resimler. Slayt olarak koymuşlardı. Yani öyle hızlı geçiyordu ki böyle yamuk yumuk fotoğraflar ortaya çıktı. Benden fotoğrafçı olmaz sanki? :/

Bunlar da ikinci partı resimlerin, sanki bunlar daha düzgün çekilmiş. :) (Kendini avutma çabaları.) 

Bu da ürpertici bir kaplan resmi. Valla çok bile çekmişim. Ama hepsini paylaşmak istiyoruum :)

Bu da oraya konmuş bir fotoğraf. Ama o kadar tatlılar ki çekmeden edemediim :)

Sol da ve sağ da görmüş olduğunuz fotoğraflar ise robotlarla oluşturulmuş bir danstan kareler. Biz gezerken bir de baktık ki içerde birileri yere oturmuş bir şeyler izliyor, sesler geliyor falan. Biz de hemen girdik ne var ne yok bir bakalım diye. Böyle kocaman bir ekran arkada hareket eden bir grafik mi desem resim mi desem bilemedim, işte öyle şeyler. Tahta gibi bir şeyin üzerinde de bu fotoğraflarda ki küçük robotlar var. Ellerinde de yelpazeler, dans ediyorlar! Biz de oturduk onları izledik işte. :))

Bu fotoğraflar da savaştan...

Üstteki fotoğraf maçtan bir dostluk göstergesi. İkinci resim ise tahminimce çocuk bayramında yapılan bir yürüyüşün karesi.

Bir yamuk resim daha! Bunlar bitmeyecek herhalde. :D Arkadaşlar bu Kore Savaşı'nda sanırsam dedesiydi, onu kaybetmiş bir Türk gencinin Kore'deki mezarlığa gitmesini falan anlatan belgesel tarzında bir video. Orada görevli olan Kore'li bir beyle çocuğun konuşmasını falan da gösteriyor. Onu da izledik sonuna kadar. Güzel bir videoydu. Yerde de çimler vardı, buraya oturarak izleyin yazıyordu. Bizde orada izledik. Bu gereksiz bilgiden sonra resimlere devam edeyim ben :) :

İtiraf ediyorum ünlü olup olmadıklarını bilmiyorum. Ama kenarda öyle duruyorlardı ben de fotoğrafını çektim. Belki de ünlülerdir, hatta belki de bir dizi de falan görmüşümdür -ünlülerse tabii- ama hatırlamıyorumdur. Olabilir yani böyle şeyler :) 

Çok sonradan gelen edit: Orada aynı böyle resimdeki gibi Kim Soo Hyun da varmış! Tabii o zaman tanımadığım için o kadar üzerinde durmamıştım ama fotoğrafını çekmişim. Yehuu! Sonradan fark ettim bunu da sonrasında ise sanki gerçekten görmüşüm gibi sevindim :D Neyse fotoğraflara devamm;

İşte size çook renkli bir fotoğraff :)) Böyle bir yer vardı, renkli renli kağıtlar vardı büyük bir masanın üzerinde, gelenler de o notlara yazılar yazıp böyle asıyorlardı. Görüntüsü çok hoş öyle değil mi?? :)

Sol ve sağdaki resimleri açıklayayım. Şimdi soldaki resim bilgisayar ekranı gibi bir şeyin üzerindeydi. Sizde fotoğrafınızı çekiyordunuz. O da size Kore'li bir arkadaş getiriyor ve beraber sizi gezmek istediğiniz yere götürüyor. Tabii sadece resimleri. O da sağ tarafta görünen yer oluyor :))

Şöyle güzel bir manzarayla bir bölümün daha sonuna geldiğim haberini veriyorum size. Bulguksa Tapınağı çok güzel görünüyor! :)

Bir bölümün daha sonuna geldik. Vallahi bir türlü çıkamadık şu povilyon denen yerden! Ne kadar çok şey çekmişim öyle yahu. Ama bu povilyonun sonuydu arkadaşlar. Artık buradan çıkıp İpek Yolu Pazarına doğru gideceğiz. Daha resim kalmadı buradan. Zaten normalde de bayağı kalmıştık içeride. Neyse bölüm 3'de bir daha görüşelim bari. Düşüncelerinizi yorum atarak bizimle paylaşın lütfen! :))

Bölüm 1'i okumadıysanız tıklayın! :)